Covid Pandemisi mi Obezite Pandemisi mi Daha Kötü?
Yayın Tarihi: 30/03/2021Covid Pandemisine Bağlı Eve Kapanma Obezite Oranlarını Patlattı!
Güncel bir çalışmaya göre, Covid-19 pandemisi sırasında eve kapanma emirleri Amerikalıların obezite probleminde ciddi artışa yol açtı. Evde kalma uygulamasının yürürlüğe girmesiyle birlikte kişi başı ortalama her 10 günde 0.27 kilo alımı gerçekleşti. Bu da ayda ortalama 0.7 kiloya karşılık geliyor. Bu çok büyük bir rakam değilmiş gibi görünse de, pandeminin uzun vadeli etkileri arasına kalıcı kilo kaybını da eklememizi gerektirecek. Makale JAMA Network Open’da yayınlandı.
Evde Kal derken bunun toplum düzeyinde beklenmeyen sağlık yan etkilerini de düşünmemiz gerekiyor. Bozulan sağlık göstergeleri, kilo alımına karşı yeni stratejiler geliştirmemizi zorunlu kılıyor. Sağlıklı diyetler, fiziksel aktiviteyi arttırmanın bir yolunun bulunması, SARS-Cov-2 yeni suşlarına karşı etkili reaksiyonun geliştirilmesi ve gelecekteki potansiyel pandemilerin önlenmesi hayati önem arzediyor.
Amerika’da COvid pandemisinin ilk vaka örnekleri ile ortaya çıktığı andan itibaren Mart-Nisan 2020 aylarında 45 eyalette evde kalma uygulaması başlatıldı. Şimdiye kadar yapılan tüm çalışmalar, bu dönemde kişi başı adım sayısının, fiziksel aktivitenin azaldığını ve günlük yaşam kalıplarının değiştiğini gösteriyor.
Kişilerin kendi bildirimleri de evde kalma döneminde atıştırma ve aşırı yeme alışkanlığının arttığını gösteriyor. Bu nedenle, evde kalma uygulamasının sonucu gibi görünen kalıcı kilo almanın uzun vadede toplum sağlığı üzerindeki negatif etkileri endişe yaratıyor.
Health eHeart Study’den Bluetooth bağlantılı Fitbit veya IHealth akıllı tartılarıyla günlük tartılarını paylaşmaya onay veren 269 katılımcı incelendi. Gönüllülerin yaklaşık yarısı erkek, dörtte üçü beyaz ve ortalama yaşları 52 idi.
Toplamda 7444 tartı ölçümü analiz edildi. Kapalı kalma döneminde istikrarlı olarak artış gösteren kilo probleminin, kısıtlamalar kaldırıldıktan sonra bile devam ettiği gösterildi. Bunun sebebi muhtemelen fiziksel aktivitede belirgin azalma yaşanırken, evden çalışma döneminde gıdaya sabit erişimin daha kolay hale gelmiş olmasıydı.
Belki de pandemiyi arkamızda bıraktığımızda bile evden çalışma yeni standart haline gelecek. Bu nedenle, evden çalışmanın sağlığa zararlı etkilerini ortadan kaldıracak çalışmalar yürütülmesi gerekiyor. Bir üst kata toplantı için gitmenin bile bir sonraki Zoom toplantısı için tuşa basmayla kıyaslandığında daha fazla egzersiz içerdiğini anlamamız şart. Aynı şekilde bir kahve almak veya bir şeyler atıştırmak için caddenin karşısına geçmekle salondan mutfağa geçmek de kıyaslanamaz.
Problemle savaşmanın bir çok yolu var. Öncelikle insanların fiziksel aktiviteyi hayatlarının ve günlük rutinlerinin bir parçası haline getirmesini sağlamak gerekiyor. Takvimimizde egzersiz için bir boşluk bırakmak ve bunu kaçıramayacağımız bir randevu gibi değerlendirmemiz şart. Fiziksel aktivitenin erişilebilir ve keyif alınan bir türde olması ayrıca yardımcı olacaktır. Spor salonuna gitmenin yerini uzun bir yürüyüş, bisiklete binme veya evde yapılabilecek egzersizler alabilir. Egzersiz yaparken bir şeyler okumak ya da izlemek de olayı keyifli hale getirmenizi kolaylaştıracaktır.
Herşeyden öte, vücudunuzu dinlemeyi ve ipuçlarını değerlendirmeyi öğrenmelisiniz. Gerçekten aç mısınız, yoksa sadece sıkıntıdan veya stressten mi yiyorsunuz? Eğer neden stress ise, bir donut yemeden önce meditasyon veya nefes egzersizi yapmayı deneyin. Sıkıntı ise bir arkadaşınızla FaceTime görüşmesi yapın ya da yeni bir hobi edinin. Aksi halde Covid pandemisi geçse bile, bu kez obezite pandemisinden kurtulamayacağız…