Yaş ilerledikçe bireylerin vücutlarındaki değişimlere kıyasla, yüzlerinde oluşan değişimler daha çok belirgin ve göze çarpar bir duruma gelir. Bu duruma neden olan etkenler genellikle; güneş ışınları, mimik kasları, ilerleyen yaşla beraber yağ dokusununda oluşan hacim azalması ve de cilt yapısında meydana gelen değişikliklerdir. Bunların yanında kişinin yaşam tarzı, alkol veya sigara gibi alışkanlıkları ve genetikle beraber gelen alt yapının etkilerini de es geçmemek gerek.
Yüz germe ameliyatı için başvuran kişiler genellikle, kendilerini daha genç ve daha aktif hissetmelerine rağmen, yüzlerinde oluşan olumsuz değişimlerden memnun olmadıklarını bu yüzden özgüven kaybı yaşadıklarını ve yüz germe operasyonu yaptırarak hayata daha pozitif bir şekilde bakmak istediklerini ifade eder. Bu hastaların birbirinden farklı sorunları vardır. Oluşan bu sorunlar bazılarında yüzdeki kıvrımların derinleşmesi ya da artan kırışıklıklarla beraber yanakların çökmesi, boyunda sarkma ve bant oluşumu, bazılarında ise yüz derilerinin ve bazı anatomik yapıların yani kaşlar, ağız köşeleri vs. yerlerin aşağı doğru yer değiştirmesi durumundan şikayetçi olmalarıdır. Yüz germe operasyonu ile yapılan özünde yüz gençleştirme işlemi olan ameliyat, yaşlanmaya bağlı değişiklikleri ortadan kaldırır ve bu yapılırken hastaya en uygun yaklaşım biçimi seçilerek gerçekleştirir. Gerçekleştirilen bu yüz germe operasyonunu kabul eden hastanın, tüm prosedürler tamamlandıktan sonra daha genç, mutlu kendine güvenen ve hayat dolu bir yüz ifadesi elde etmesine yardımcı olmaktadır.
Günümüzde estetik cerrahi operasyonları oldukça çoğaldı. Dolgu, botoks, radiofrekans ve lazer enerjisi ile çalışan tıbbi aletler bir çok merkezde bulunarak insanlara hizmet etmeyi beklemektedir. Bu yöntemler sayesinde kişi 50’li yaşlara kadar yüz germe işlemi ile idare etmesi mümkündür. Hatta kişiden kişiye değişen yüz tipleri olduğu için bazı yüz tiplerinde bu işlem belirli aralıklı dönemlerde yapılırsa daha da uzun süre kalarak hastanın genç görünmesi sağlanabilmektedir. 50 yaşından sonra çoğu birey yüzlerinde çözülmesi oldukça zor olan sarkmalar ile boğuşur. Bu aşamada yüz germe operasyonu elzem hale gelmektedir. Çene çizgisi ve boyun bölgesindeki derinin düzensizliği ya da kulak önündeki deri kıvrımları oldukça rahatsız edici bir hal alır. Bireyin yüz germe operasyonu olmasını engelleyecek herhangi bir ciddi sağlık problemi yoksa ve beklentileri konusunda gerçekçi ise yüz germe işlemleri için uygun hasta olarak kabul edilmektedir. Bu operasyon sayesinde de yaşlanmaya bağlı gelişen değişiklikleri ortadan kaldırarak, hastanın hayata karşı daha enerjik ve pozitif bakması sağlanır.
Yüz germe operasyonu genel anestezi veya derin sedasyon altında lokal anestezi ile birlikte yapılmaktadır. Kişinin durumuna göre uygulanacak olan prosedür ve aynı zamanda yapılacak olan kesinin uzunluğu ve lokalizasyonu değişkenlik gösterir. Genellikle yüz germe operasyonları, saçlı deriden başlanarak kulak önü veya içinden aşağıya doğru devam ederek kulak memesi etrafından arkaya döner ve saçlı deri içinde sonlanan bir kesi kullanılır. Fakat günümüzde çoğu kişi sadece kulak önünde yerleşim gösteren kısa izli yüz germe operasyonlarını tercih etmektedir.
Yüz germe operasyonunda yüzde sarkma oluşturan yüz kaslarını içeren yumuşak doku özel dikişler ile asılmaktadır. Bu sayede derinin fazlalık yapan kısmından kurtulunur ve şakak, yanak ve çene bölgesindeki deri bollukları ortadan yok olur. Aynı zamanda da ağız kenarında bulunan gülme çizgilerinin de derinliği azalmaktadır. Yüz germe operasyonu sırasında isteğe bağlı olarak göz kapağı estetği veya boyun germe de uygulanabilmektedir. Bu sebepten ötürü ameliyat süresi 4 ile 7 saat arasında değişkenlik göstermektedir.
Yüz Germe Ameliyatı Sonrası İz Kalır mı?
Yüz germe operasyonlarında çoğunlukla özel dikişler ve pansuman malzemeleri sayesinde herhangi bir oluşacak izi en aza indirmek amaçlanır. Operasyon sonrası hastanın izleri en üst ve en alt kısmı saçlı deri arasında bulunduğundan ötürü görünmemektedir. Aynı şekilde kulak çevresinde bulunan iz de kulak ile yüz birleşme bölgesinde olduğundan dolayı belli olmamakadır. Yüz germe operasyonu geçiren bir hastada iz kalması için ameliyat sonrası geçirdiği komplikasyonlara oldukça dikkat etmesi gerekir. Bu komplikasyonlar, kanama, enfeksiyon, sigara kullanımına bağlı deri kayıplarıdır. Bunlar ilerlerse yara iyileşmesi de gecikir ve operasyon sonrası izler kalabilmektedir.
Her estetik operasyonlarında olduğu gibi, yüz germe operasyonu öncesi de dikkat edilmesi gereken bazı önemli hususlar vardır. Ameliyat öncesi kanamayı arttırma olasılığı olan asprin, E vitamini gibi ilaçlar ve bitki çayı kesinlikle bırakılmalıdır. Bir diğer önemli husus ise sigara kullanımıdır. Çünkü sigara özellikle yüz germede yara iyileşmelerini geciktiren büyük nedenlerden biridir. Yüz germe operasyonu öncesi sigara kullanımı 3 hafta gibi bir süre öncesinden kesilmelidir. Hasta aynı zamanda yüz germe operasyonu sonrası saçlarını 1 ay gibi bir süre boyatamayacağı için ameliyattan 1 hafta önce boyatabilme şansına sahiptir. Kişi saçlarını ne kadar uzun tutarsa, yüz geme operasyonları sonrası oluşan izleri kapatmak konusunda da o kadar rahat olmaktadır.
Yüz Germe Operasyonu Sonrası İyileşme Süreci
Yüz germe operasyonları için birkaç farklı yöntemler uygulanmaktadır. Bunlar ameliyat yönteminin nasıl olacağını, hastanın sağlık durumu, yaşı, cinsiyeti, hastanın yüzünün yaşlanma derecesi, cilt durumu ve yüz anatomik yapısının özelliklerine göre belirlenmektedir. Operasyonun genişliğine ise hastanın yaşlanma ve sarkma derecesine bağlı olarak karar verilmektedir.
Her estetik operasyonlarında olduğu gibi, yüz germe operasyonunda da hastaya özel bir ameliyat planlaması yapılmaktadır. Yüz germe operasyonunda hastanın kulağının önünden başlanır ve kulak arkasına doğru uzanan kesiler yapılarak, kişinin yaşlanma derecesine bağlı olarak cilt altı dokular gerilmektedir.
Yüz germe operasyonu işlemi, güvenilir bir hastane ortamında genel anestezi ile birlikte yapılmaktadır. Çok detaylı bir ameliyat olan bu işlem yanaklar, göz çevresi, burun, kaşlar, alın, boyun ve çeneyi bir bütün olarak ele alığ değerlendirir. Hastanın hangi bölgelerine işlem yapılacağı değişkenlik gösterdiğinden ötürü bu cerrahi operasyon yaklaşık olarak 4-5 saat arası sürmektedir.
Yüz germe operasyonu sonrası hastalar dren adı verilen yani kan toplamasını engelleyen tüpler kullanmaktadırlar. Bu drenler operasyonun 2. Gününde alınmaktadır. İlk 3 gün boyunca hastanın yüzünün etrafında sarılı pansumanlar bulunmaktadır. Aynı zamanda hastaların ameliyat sonrası 3-4 gün boyunca yüzlerinde yoğun şişlikler ve ödemler oluşabilmektedir. Bu durum operasyonun üçüncü haftasından sonra yok denecek kadar azalacaktır. Bunlar dışında 6-8 gün süren bir morarma dönemi vardır. Bu dönemde hastanın hafif ağrıları olabilir ve morarma dönemi süresinde dikişleri alınabilmektedir.
Yüz germe operasyonu sonrası iyileşme süreci hastadan hastaya değişkenlik göstermektedir. Düzenli spor yapan, sigaradan uzak duran ve iyi beslenen hastalar her zaman çok daha hızlı ve de rahat bir iyileşme süreci geçirmektedirler. 2 hafta sonunda ödemleri atan hastanın aynı zamanda dikişleri de kaynamış olur. Fakat hasta operasyondan beklediği sonucu ancak 1. ayın sonunda çok daha net ve de pozitif bir şekilde görecektir.
Ne zaman normale dönülür?
Yüz germe operasyonu sonrası istenilen yüz şekli 3 hafta sonra elde edilir. Bu 3 haftanın sonunda kişi gözlük kullanabilmektedir. Farklı bir yüz estetiği operasyonu durumunda ise iyileşme süreci boyuca gözlük kullanmasında herhangi bir sıkıntı olmamaktadır.
Yüz germe ameliyatının tercih edilme sebeplerinden biri ameliyat sonrası izlerin kolay bir şekilde kamufile edilebiliyor oluşudur. Çünkü kulak önü ve arkası ile saçlı deri gibi bölgelere kesi uygulandığı zaman oluşan hafif iz kendisini 7 gün içerisinde hastanın cilt rengine dönüşerek görünümünü zamanla hafifletir ve kaybettirmektedir. Bunlar dışında yapılan endoskopik yüz germe operasynlarında ise 1-2 santimi aşmayan mini kesiler hastanın saçının içinde olduğu için görünmemektedir. Klasik yüz germe operasyonlarındaki kesiler kulak önü ve arkasında bulunan doğal çizgi yerlerine yerleştirilmektedir.
Yüz germe operasyonu sonrası iyileşme süreci hastanın genel sağlık durumuna göre değişkenlik gösterir. Yani kişinin sağlık durumu ne kadar iyi ise iyileşme süreci de bir o kadar çabuk ilerlemektedir. Bu süreci rahat atlatmak isteyen hastaların, doktorun vermiş olduğu tüm talimatlara eksiksiz bir şekilde uymaları gerekir. Operasyon sonrası yaşanılan ağrı ve acı, doktorun uygun gördüğü ağrı kesiciler ile kolayca giderilmektedir. Ameliyat sırasında hastaya verilen ilaçlar, hastanın sonrasında halsizlik gibi belirtiler yaşamasına sebep olabilir fakat bu durum gayet normal ve de geçicidir.
Yüz germe operasyonu sonrası hastanın 1-2 saat ardından bir şeyler yemesi ve dolaşması gerekmektedir. Erkenden ayağa kalkabilen ve haraket edebilen bir hastanın iyileşme süreci daha da hızlı olmaktadır. Operasyon sonrası hastanede hasta en fazla 1 ya da 2 gün kalmaktadır. Kolayca taburcu edilen hasta ev istirahatına çekilmelidir. Bu dakikadan sonra da hastanın doktorun tavsiyelerine tek tek uyarak, iyileşme sürecini çok daha verimli ve konforlu bir hale getirmesi gerekmektedir. Yüz germe operasypnu ağrılı bir işlem değildir. Hastanın taburcu olma süresi tamamen ona bağlıdır. Eğer kendini iyi hissederse, operasyondan birkaç saat sonra bile hastaneden çıkabilme durumuna sahiptir. Çünkü yaşanılan ağrılar doktorun önereceği ağrı kesici ile çok kolay bir şekilde giderilmektedir. Hastanın sahip olduğu dikişler ise 7 gün sonra alınarak, hastanın normalleşme sürecine dönmesine olanak sağlamaktadır.
Yüz germe operasyonu sonrası iyileşme süreci için hareketlilik çok önemlidir. Çünkü hasta ne kadar hareket ederse o kadar dinç olacaktır ve bu sayede iyileşme süreci de daha hızlı olacaktır.
Yüz germe operasyonu sonrası hasta kesinlikle güneşten korunması gerekmektedir. Elinden geldiğince güneşe çıkmaması gereken hasta, diyelim mecbur kalırsa doktorun önereceği güneş kremini kullanarak çıkmak zorundadır. Hastanın, yüz germe operasyonu sonrası doktorun tüm tavsiyelerini dikkatli bir şekilde dinleyip, aynı zamanda bu tavsiyelere uyarak, iyileşme sürecini çok çabuk atlatır ve eski formuna, sosyal hayatına kısa bir süre içerisinde yeniden kavuşur.